logo

'Vitamin eksikliği kaynaklı ruh hali antidepresanla düzeltilemez'

Bilinçsiz, dikkatsiz ve gereksiz bir antidepresan ilaç kullanma eğilimimiz var. Bu mühim yanlışın tek sorumlusu olarak “birbirimize ilaç tavsiye etme yanlışı”mızı göstermek de pek doğru değil.

Biz hekimlerin de payı ve sorumluluğu olduğu kesin. Kolesterol haplarında yaptığımız yanlışı depresyon ilaçlarını reçete ederken de tekrarlıyor, “azıcık yorgunluk, birazcık halsizlik, bir tutam isteksizlik, can sıkıntısı, uyku bozukluğu” şikâyeti olan hemen herkese bir depresyon hapı reçete edebiliyor; basit, sıradan hüzünleri, ufak tefek gönül kırgınlıkları, keyifsizlik ve mutsuzlukları “klinik depresyon” diye damgalayabiliyoruz.

Başka nedenler de var: Antidepresan hapların eczanelerden reçetesiz ve kolayca satın alınabiliyor olmaları mühim bir sorun. Ayrıca depresyonda tek tedavi yönteminin ilaç yutmak olmadığını bilmiyoruz, oysa sadece psikoterapi uygulamaları ile ilaçsız iyileşebilenler var. Hatta bazı doğal şifa yaklaşımları ya da tabii desteklerle (SAM-e, omega-3, B12, magnezyum) de basit ve sıradan ruhsal çökkünlüklerle baş etmemiz mümkün.

1) VİTAMİN NOKSANLIĞI DEPRESYONU TETİKLER Mİ?

D ve B12 vitamini noksanlıklarında depresyona yakalanma ihtimali artıyor. B6 noksanlığının da depresyonu tetiklemesi mümkün. Bu nedenle depresyonun sık görüldüğü bir ülke olduk. Belirtileri hissedenlerin ölçüm yaptırmasında fayda var. Demir ve magnezyum noksanlığının da depresyonu tetiklemesi mümkün.

2) OMEGA-3 EKSİKLİĞİ DEPRESYONU TETİKLER Mİ?

Omega-3 fakirleşmesi ile depresyon arasındaki bağlantı bilinen bir ilişkidir. Beynin yüzde 60’ının yağdan oluştuğu, bu yağların büyükçe bir bölümünü de omega-3 yağlarının, özellikle DHA’nın meydana getirdiği dikkate alınırsa, bu ilişki şaşırtıcı değil. Depresyon tedavisinde omega-3’ten istifade edilmeye başlandı.

3) HORMON DENGESİZLİĞİ DEPRESYON YAPAR MI?

Tiroit hormonu eksikliği (hipotiroidi) ile depresyon arasında net ve açık bir bağlantı var. Ayrıca metabolik sendromlular, yani insülin direncine paçasını kaptıranlar az da olsa depresyon tehdidi altında. Bunlarda da tekrarlayan reaktif hipoglisemi ataklarının depresyonu tetikleyen bir sorun olduğu kabul ediliyor.

4) UYKUSUZLUK DEPRESYONA YOL AÇAR MI?

Burada da bir çeşit “tavuk-yumurta” ilişkisi var. Uykusuzluğun depresyona yol açabileceğini de depresyonun uyku bozukluklarının nedeni olabileceğini de çok iyi biliyoruz. Özellikle gecenin ortasında ya da sabahın çok erken bir saatinde “pat” diye ve de “cin gibi” uyanıveriyorsanız dikkat.

Hürriyet / Osman Müftüoğlu