logo

Türkiye'de 10 çocuktan biri obez!

Araştırmanın sonuçlarını açıklayan Sağlık Bakanı Demircan, çocuklarda obezite oranının arttığını belirterek, “Obez çocuk oranı 2013’te yüzde 8,3 iken maalesef 9,9’a yükseldi. Fazla kilolu oranı ise yüzde 14,2’den 14,6’ya çıktı” dedi.

Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, “Yaklaşık olarak her 10 çocuktan biri obezdir. Çocuklarımızın yüzde 74’ü kilo olarak normal, yüzde 1,5’i zayıf. Her gün en az bir saat fiziksel aktivite yapmaları gerekirken çocuklarımızın yüzde 9,5’i hafta içi hiç dışarı çıkıp oynamıyor. Çocukların yüzde 20’si bir saatin altında oynuyor” dedi.

Demircan, Sağlık Bakanlığı, MEB, Hacettepe Üniversitesi (HÜ) ve Dünya Sağlık Örgütü işbirliğiyle gerçekleştirilen Türkiye Çocukluk Çağı Şişmanlık Araştırması’nın sonuç tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, çocukların sağlığını tehdit eden en önemli sorunlardan birinin obezite olduğunu söyledi. Araştırmanın her 3 yılda bir 6-9 yaş grubundaki öğrencilere yönelik yapıldığını aktaran Demircan, dördüncü turunun 2016’da ilkokul 2. sınıf öğrencilerine yönelik gerçekleştirilen araştırmanın 12 bölgede, 585 okulda, 11 bin 732 öğrenciyle yapıldığını ifade etti.

Yüzde 9,9’a çıktı

Araştırmayla bu yaş grubundaki öğrencilerin, büyüme ve gelişmelerinin, besin tüketim alışkanlıklarının, fiziksel aktivite durumlarının ve okullardaki beslenme ve fiziksel aktivite uygulamalarının düzeyinin ölçülmesinin amaçlandığını dile getiren Demircan, şunları kaydetti:

Sonuçlar, çocuklarımız arasında obezitenin arttığını gösteriyor. Obez çocuk oranı 2013’te yüzde 8,3 iken maalesef 9,9’a yükseldi. Yani yaklaşık her 10 çocuktan biri obezdir. Fazla kilolu oranı 2013’te yüzde 14,2, 2016’da yüzde 14,6 olarak gerçekleşti. Çocuklarımızın yüzde 74’ü kilo olarak normal, yüzde 1,5’i zayıf. Bodurluk oranı ülke genelinde yüzde 2,3 olarak tespit edildi. Bu oran, Kuzeydoğu Anadolu’da yüzde 3,5, Ortadoğu Anadolu’da yüzde 3,5, Güneydoğu Anadolu’da ise yüzde 5,4’tür.”

‘Et tüketmiyorlar’

Obeziteyle mücadele kapsamında çocukların bir yandan oburluktan ve obezlikten bir yandan da yetersiz beslenme tehlikesinden korunması gerektiğinin altını çizen Demircan, “Sonuçlara göre çocukların yüzde 6,1’i hiç et tüketmezken, yüzde 18,9’u haftada birden az, yüzde 14,6’sı hiç balık tüketmezken, yüzde 40,3’ü haftada birden az tüketmektedir” dedi.

Demircan, araştırmanın çocukların fiziksel aktivite düzeyi ve imkanlarının da artması gerektiğini ortaya koyduğuna dikkati çekerek, “Her gün en az bir saat fiziksel aktivite yapmaları gerekirken çocuklarımızın yüzde 9,5’i hafta içi hiç dışarı çıkıp oynamıyor. Çocukların yüzde 20’si bir saatin altında oynuyor” değerlendirmesini yaptı.

RTÜK’e çağrı

Demircan, reklamlara da değinerek, “Bir diğer sorun yoğun reklam bombardımanı. Çocukluk obezitesinde reklam baskısının rolü çok büyük. Üreticilerimizi ve reklam verenleri daha sorumlu davranmaya, RTÜK’ü ise mahsurlu reklamlar konusunda mevzuatın gereklerini yerine getirmeye çağırıyorum” dedi.

‘Fiziksel uygunluk düzeyi takibi’

Obezitenin, beraberinde birçok hastalığa yol açan bir sağlık sorunu olduğunun altını çizen Demircan, önlem alınmadığı takdirde maliyeti kabaran bir sağlık sorununa dönüşme ihtimaline de dikkati çekti. Demircan, şunları kaydetti: “Öğretmenlerimiz, çocuklarımızı hem eğitim-öğretim hem de akıl, ruh ve beden sağlığı bakımından en iyi şekilde geleceğe hazırlamak zorundadır. Ortaokul ve lise düzeyinde yaklaşık 11 milyon çocuğumuz için Fiziksel Uygunluk Karnesi düzenlenmeye başlandı. Düzenli veri girişiyle her çocuğumuzun fiziksel uygunluk düzeyini takip edebileceğiz. Çocuklarımıza yılda iki defa boy-kilo, şınav-mekik, otur-uzan testleri yapılıyor. Okullarımızdaki beden eğitimi derslerini, en az diğer dersler kadar önemsememiz gerekiyor.”

Saatler internet başında geçiyor

Bilgisayar ve internet kullanımına da işaret eden Demircan, “Çocuklarımızın (hafta içi) yüzde 42,5’i en az bir saat, yüzde 23,5’i iki saat, yüzde 12,7’si üç saat ve üzeri bilgisayar veya televizyon başında vakit geçirmektedir. Bu oranlar maalesef hafta sonu daha da artmaktadır” diye konuştu.

Demircan, araştırma sonuçlarına göre, aileler arasında tanı konulmuş hipertansiyon oranının yüzde 17,6, diyabet oranının yüzde 14,9, kolestrol yüksekliğinin ise yüzde 16,6 olarak tespit edildiğini vurguladı.

Milliyet